Haziran 18, 2025
zledik..

Kavimler Göçü

banner

KAVİMLER GÖÇÜ

Kavimler Göçü, dünya tarihini kökten değiştiren büyük bir göç hareketidir. 375 yılında başlayan bu hareket, Avrupa’nın etnik, siyasi ve sosyal yapısını derinden etkileyerek Orta Çağ’ın başlamasına zemin hazırlamıştır. Bu büyük göç dalgasının en önemli aktörlerinden biri de Türklerdir. Özellikle Hunlar, bu göç hareketinin öncüsü olmuş ve Avrupa’nın kaderini belirleyen olaylara imza atmıştır.

Hunlar ve Kavimler Göçü’nün Başlangıcı
Türk boylarından biri olan Hunlar, Çin ve Sasani baskıları nedeniyle batıya yönelmeye başlamıştı. Ural Dağları’nı aşarak Avrupa’nın doğusuna ulaşan Hunlar, 375 yılında Alanları, Ostrogotları ve Vizigotları yenerek bu kavimlerin Roma topraklarına göç etmelerine sebep oldular. Bu göç hareketi domino etkisi yaratarak Germen, Frank ve diğer kavimlerin de hareketlenmesine yol açtı.

Avrupa Hun Devleti ve Attila
Hunlar, Avrupa’da kalıcı bir güç haline gelerek Avrupa Hun Devleti’ni kurdular. Bu devletin en ünlü hükümdarı Attila (434-453), Doğu Roma (Bizans) ve Batı Roma İmparatorluğu’na karşı büyük seferler düzenledi. 447 yılında Doğu Roma’ya büyük bir yenilgi yaşatan Attila, Batı Roma üzerine de sefer düzenlemiş ancak Papa I. Leo’nun ricacı olması sonucu Roma’yı işgal etmekten vazgeçmiştir. Hunların Avrupa’daki varlığı, Roma İmparatorluğu’nun çöküş sürecini hızlandırmıştır.

Türklerin Avrupa’nın Siyasi ve Sosyal Yapısını Değiştirmesi
Hunların Avrupa’ya gelmesiyle birlikte birçok kavim yer değiştirdi. Bu durum, Avrupa’nın mevcut düzenini bozarak yeni krallıkların ortaya çıkmasına neden oldu. Feodalizmin doğuşu, Hunların başlattığı göç hareketiyle yakından ilişkilidir. Merkezi otoriteler zayıflarken, yerel beylikler ve krallıklar güç kazandı.

Hunlardan Sonra Türk Göçleri ve Etkileri
Hunlardan sonra Avarlar, Bulgarlar, Peçenekler ve Kumanlar gibi Türk boyları Avrupa’ya göç etmiş ve bölgede etkili olmuştur. Avarlar, 6. yüzyılda Orta Avrupa’da güçlü bir devlet kurarak Bizans ile mücadele etmişlerdir. Bulgarlar, Balkanlara yerleşerek bugünkü Bulgaristan’ın temelini atmışlardır. Peçenekler ve Kumanlar ise Doğu Avrupa’da uzun süre varlık göstermiştir.

KAVİMLER GÖÇÜNDEN ÖNCE

• Roma İmparatorluğu, III.yüzyıl sonunda temelde bir Akdeniz topluluğu idi.
• İmparatorluğun Tuna ve Ren nehirleri ile belirlenen doğal sınırları üzerinde Hint-Avrupa kökenli olan Germen
ırkından kavimler yaşamaktaydı.
• Germen kavimleri milattan önceki yıllarda İskandinavya’dan Baltık kıyılarına gelmişlerdir.
• Batı Germenleri Ren nehri doğusuna yayılırken, Doğu Germenleri de M.S.150 yıllarında Karadeniz’in
kuzeyindeki topraklara inmişti.
• Her iki Germen kolunun Roma sınırını zorlaması erken başlamıştı. Bu sebeple, imparatorluk, artan giderler
karşısında mali bir çöküş yaşamaktaydı.
• Ren boylarında Franklar, Kuzey denizinin Ren ve Elbe nehirleri arasındaki kıyılarında Angıllar ve Saksonlar,
Tuna ve Ren nehirlerinin kesiştiği yerde Almanlar yer almışlardı.

KAVİMLER GÖÇÜ

• Tuna boylarında Süevler, Macaristan’da Vandallar, Franklar ve Almanlar arasında Burgundlar,
Rusya’nın güneyinde Ostrogotlar (Doğu Gotları) ve Vizigotlar (Batı Gotları), Karpat dağlarının
kuzeyinde de Lombardlar bulunmaktaydı.
• Germenleri, asıl harekete geçiren sebep, Hunların Karadeniz düzlüklerine ulaşması oldu.
• IV.yüzyıl ortalarında, Ural ve Volga nehirleri arasında bulunan Balamir idaresindeki Hunlar, batıya
doğru yönelerek, önlerine çıkan ilk kavim olan Ostrogotları yıkarak itaat altına aldılar (374).
• Hun taarruzu karşısında Vizigotlar da batıya doğru yöneldiler (375).
• Doğudan gelen Hunların Avrupa içlerine ilerlerken, karşılarına çıkan kavimlerin bir kısmını
yönetimleri altına almaları, bir kısmını da yerlerinden oynatarak göç etmek zorunda bırakmaları,
Avrupa tarihinin geleneksel başlangıç noktasını teşkil eden Kavimler Göçü’ne sebep olmuştur.

GÖÇÜN SONUÇLARI

• Roma İmparatorluğu Germen akınlarına daha fazla dayanamadı.
• Hun askerî gücünün harekete geçirdiği kavimler, birbirini iterek yerlerinden oynattılar.
• Bu hızla Roma İmparatorluğu’nun sınırlarını aşarak İspanya’ya hatta Kuzey Afrika’ya uzandılar.
• Göç ettikleri yerlerde kurdukları irili ufaklı krallıklar ise Ortaçağ Avrupası’nın milli sınırlarının kökeni oldu.
• V.yüzyılın başında bütün Roma eyaletleri Germen krallıklara dönüştü.
• Vandallar Afrika’ya, Vizigotlar Akitanya ve İspanya’ya, Burgundlar Ren vadisine, Ostrogotlar İtalya’ya yerleştiler. Avrupa’nın
büyük kısmı artık tek devlet değildi.
• Bu devletler Roma medeniyetinin üstüne inşa edilmişti.
• IV.yüzyılda başlayan ve Kavimler Göçü olarak adlandırılan bu durum Avrupa’nın etnik çehresini değiştirmiş, Avrupa tarihinin dönüm noktalarından biridir.

GÖÇÜN SONUÇLARI

• Roma İmparatorluğu’nun çöküşünü hızlandırarak, bu imparatorluğun ikiye
ayrılması (395), Bizans (Doğu Roma) İmparatorluğu’nun ortaya çıkışı ve Batı
Roma İmparatorluğu’nun yıkılışı (476), bu dönemde gerçekleşti.
• Bu bakımdan Kavimler Göçü, çağ açıp çağ kapayan ve gerçekte Germenlerin
Avrupa’ya yerleşmesiyle, günümüz Avrupası’nın temellerinin atılmasında önemli
bir yeri vardır.

AVRUPA HUNLARI (374-469)

• Asya’daki Büyük Hun İmparatorluğumun zayıflaması üzerine M.Ö. 48 ve M.S. 93 yılları arasında Batı Türkistan sahasına, özellikle Güney ve Kazakistan bozkırlarına göçler oldu, bölgedeki Türk nüfusu arttı.
• Bunlar daha önce gelenleri İtil (Volga) nehrine doğru ittiler.
• Bu bölge, yani Cim ve Yayık ırmakları civarı iki yüzyıldan fazla Hun boylarına yurtluk yaptı. Türk boyları çok kalabalıklaştıkları için otlakların yetersizleşmesi üzerine kendilerine yeni vatan aramaya başladılar.

AVRUPA HUNLARI (374-469)

• Basık ve Kursık liderliğindeki bir Hun grubu, 395-96 yıllarında Kafkaslardan geçerek Anadolu’ya doğru hareket ederek Erzurum, Malatya ve Çukurova’ya kadar geldiler.
• Antakya ile Urfa’yı kuşattıktan sonra Kudüs’e, oradan Doğu Anadolu’ya kadar ilerledikten sonra Urfa’ya kadar akın yaptılar.
• Dönemin olaylarını kaleme alan Urfa başpiskoposu Efraim Hunlar hakkında: “BunlarYecüc Mecüc kavmidir. Küheylânlarının üzerinde fırtına gibi giderler. Geriye dönüp ok atarlar” sözcüklerini kullanmışlardır.

AVARLAR (558-805)

• Ayarların kökeni M.S. 350’li yıllara kadar gitmektedir. Ana Hun kitlesinden ayrılan Uar-Hunların
bir kolu Toharistan’ı, Tanrı Dağları ve Kuşan bölgesini, Maveraüne- hir’i ve Soğdiana’yı ele geçirerek Akhun (Eftalit) Devleti’ni kurdu.
• Uar-Hunlarm kuzey kolu Gök-Türk hâkimiyetinin 552’den itibaren yükselmesi üzerine batıya doğru
kaydı.
• Önce Kafkaslara, sonra Karadeniz’in kuzeyine, nihayet Orta Avrupa’ya geldiler. Bunların Moğolistan’ın doğusunda ortaya çıkan ve büyük bir devlet kuran Juan-juanlarla ilgisi yoktur.
• Aslında Apar adı altında bu boy Kül Tegin Yazı- tı’nda geçmektedir. • 572 yılında Mukan Kağan öldüğünde onun cenazesine katılan- lar arasında Avarlar {Apar olarak
geçmektedir) da vardı.

SABARLAR (469-576)

• Batı Sibirya ile Kafkasların kuzey bölgeleri arasında tarihî rol oynadıkları bilinen Sabarlar;
• Bizans tarihlerinde Sabar, Sabir, Savir; Ermeni, Süryani ve İslâm kaynaklarında ise
Savir, Sabir, Sibir olarak geçmektedir.
• Filologlar tarafından Sabar kelimesi Sab+ar = Sap-ar şeklinde izah edilmiştir ki, “sapan, yol değiştiren, serbest olan’’ anlamlarına gelmektedir.
• İsimlerinin anlamı Türkçe olan Sabarlara ait bilinen şahıs adları da Türkçedir (Balak, İliger ve Boarık gibi).

HAZARLAR (626-1000)

• Doğu Avrupa’da ilk defa muntazam devlet kuran Türk topluluğu Hazarlardır.
• Sa- barlarm yaşadığı sahada Sabar ismi yerine birdenbire ortaya Hazar isminin çıkması, Sabarlar ile Hazarlar arasında bağlantı olduğunu göstermektedir.
• Hazar kelimesi, Sabar gibi, “serbest dolaşan, gezen” anlamına gelmektedir. Hazar Hakanlığı topraklarında birçok Türk grupları vardı. Bunun için buralarda çeşitli Türk lehçeleri konuşuluyordu.
• Hazarların coğrafi durumu çok önemli bir mevkide bulunduğu için, Hazar ülkesinin ağırlık merkezi İtil Boyu’dur.

Türkler, Kavimler Göçü’nün hem tetikleyicisi hem de yönlendiricisi olmuşlardır. Hunlar, Avrupa’ya göç dalgasını başlatarak Roma’nın çöküşünü hızlandırmış, feodalizmin doğmasına neden olmuş ve Avrupa’daki siyasi yapıyı kökten değiştirmiştir. Hunlardan sonra da Türk boyları Avrupa’da etkili olmuş ve bölgenin tarihine yön vermiştir. Kavimler Göçü, sadece Avrupa’nın değil, tüm dünya tarihinin en önemli dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir.

KAYNAKÇA

• Durmuş, İ. (2017). Türk Adının Ortaya Çıkışı, Anlamı ve Yayılışı. Gazi Akademik Bakış, 10(20), 37-47.
• Zerrin Günal, İslâm Öncesi Türk Tarihi ve Kültürü, Nobel Yayınları, 2006.
• Orta Asya Türk Tarihi, Prof.Dr. Ahmet TAŞAĞIL, Yrd.Doç.Dr. M. Bilal ÇELİK, Doç.Dr. llyas KEMALOĞLU, Prof.Dr. İsmail AKA,
Prof.Dr. Mehmet ALPARGU, Prof.Dr. Ahmet KANLIDERE, Editör: Ahmet KANLIDERE, Anadolu Üniversitesi Yayınları, 2013.
• Ahmet TAŞAĞIL vd., Orta Asya Türk Tarihi (Edt. Ahmet Kanlıdere), Anadolu Üniv. Yay., Eskişehir, 2013.
• Çandarlıoğlu, G. (2003). İslam Öncesi Türk Tarihi ve Kültürü. Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, pp.76-80.
• Bedirhan, Y. (2019). İslâm Öncesi Türk Tarihi ve Kültürü. Eğitim Yayinevi, pp.155-160.
• Peter B. Golden, Türk Halkları Tarihine Giriş, Çev: Osman Karatay, Ötüken Yay., 1992, pp. 105-115.
• Peter B. Golden, Türk Halkları Tarihine Giriş, Çev: Osman Karatay, Ötüken Yay., 1992, pp. 243-272.
• Yaşar Bedirhan, İslam Öncesi Türk Tarihi ve Kültürü, Nobel Yay., 2011, Ankara, pp.168-174.
• Muharrem Kesik, İlk Türk İslam Devletleri Tarihi, İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi.
• İsmail Güven, İslam Öncesi Türk Kültürü ve Tarihi Ders Notları, 2020.
• Muahmmed Şahin, Türk Tarihi ve Kültürü, Okutman Yay., Ankara, 2010.