Şamanizm’de “Atlama”: Alemler Arası Yolculuğun Anlamı
Şamanizm, insanlık tarihinin en eski inanç sistemlerinden biri olarak, doğa ile ruhlar arasındaki derin bağları anlamaya yönelik bir yol sunar. Bu bağlamda, “atlama” terimi, şamanların alemler arası yolculuklarını ifade eden kritik bir kavramdır. Atlama, hem somut hem de soyut dünyalar arasında geçiş yapmayı simgeler ve bu süreç, şamanların ruhlarla iletişim kurmalarını ve farklı boyutlara seyahat etmelerini sağlar.
Etimolojik Köken
“Atlama” kelimesi, etimolojik olarak “at-et-ed” kökünden türetilmiştir ve “aşmak” ile “geçmek” anlamlarını taşır. Günlük yaşamda, bu kelime genellikle ayakları yerden keserek bir noktaya varmayı veya zıplayarak bir engeli geçmeyi ifade eder. Ancak, şamanizmde bu terim, olağanüstü bir yolculuğu simgeler. Şamanların kozmik yolculukları, ruhlar ile irtibatları ve farklı boyutlara gidip gelmeleri durumu, atlama ile gerçekleşir.
Atlama Yöntemleri
Şamanizm’de atlama, üç temel yöntemle gerçekleştirilir:
Hayvan Kılığına Girerek: Bu, hem fiziksel bir dönüşüm hem de ruhsal bir deneyim olarak görülür. Hayvan kılığına girerek yani don değiştirerek yapılır. Genelde kuş kılığında kötü ruhlardan kaçarak hızlıca seyahat edilebildiğine inanılır. İslam sonrası Anadolu halk kültüründe de bu motif yaygın olarak görülür. Örneğin Hacı Bektaş-ı Veli’nin güvercin donuna girip yolculuk ettiği söylenir
Sıra Dışı Hayvanlara Binerek:
Bir hayvana binilerek atlama gerçekleştirilebilir. Bu hayvanlar genelde sıradan binek hayvanlarından ziyade sıra dışı canlılardır. Bu bineklerle uzun mesafeler, denizler, göller, aşılmaz dağlar, ateşten sular aşılır. Geyik ve at (isminden de anlaşılacağı üzere atın atlamak ile doğrudan ilgisi söz konusudur) gibi hayvanlar genelde bu hayvanların başında gelir. Hızlıdırlar, uçabilme yetisine sahiptirler. Şamanların atları, geyikleri veya dağ keçilerini bu anlamda ritüellerinde kullandıkları bilinmektedir. Yine bu hayvanlarla gezdikleri de sıkça görülmekteydi. Anadolu halk kültüründe de yer etmiş bu gelenekte, geyiklere binen Geyikli Baba gibi önemli kültleşmiş şahsiyetler yer alır. Sivas, Antalya ve Dersim yöresi halk inanışlarında geyikli veya dağ keçili eren/evliya motifleri görülür.
Özel Geçitlerden Geçerek: Ateş, ağaç, kaya ağların bazı noktaları, kuyu, oyuk/mağara ve kimi sular gibi doğal unsurlar, atlama için geçit olarak kullanılır. “Atlama ile somut dünya ile soyut dünya arasındaki sınırlar kalkar.” Bu geçitler, şamanların ruhlarla iletişim kurmasına ve farklı boyutlara geçiş yapmasına olanak tanır. Aynı zamanda, bu geçitler ritüel alanları ve inanç merkezleri olarak da kabul edilir.İnsanlar, esas olarak da şamanlar bu geçitlerle alemler arası atlamayı yapabilirler. Ruhlarla konuşup tanrı katından yeraltına değin gidip gelebilirler. Söz konusu bu geçitler aynı zamanda birer ritüel alanı ve inanç merkezlerini de oluşturmaktaydılar. Aynı zamanda Şamanizm’de yer alan “yer-su” kültlerini meydana getirmektedirler.
Kaynakça
Deniz Karakurt: Türk Söylence Sözlüğü
Celal Beydili: Türk Mitolojisi Ansiklopedik Sözlük
Pınar Karaca: Türk Mitoloji Sözlüğü